Aç Olmadığım Halde Neden Yemek Yemek İstiyorum?
Diyetisyen Elif Bilgin Baş konu hakkında bilgiler verdi.
Duygusal yeme bozukluğu yaşayan kişiler, sürekli yemek yeme ihtiyacı içerisinde olduklarını farketmeyebilirler. Fakat sonrasında gerçekleşen suçluluk duygusu, bunu ilk önce engellermiş gibi gözükse de, böyle bir olumsuz durum sonrası negatif duygularla bu istek geri gelir. Kilo almanın nedenleri fazladır. Fakat kontrolünüz dışında gelişen duygusal nedenler, bize pozitif ya da negatif duygular yaşatarak önüne geçilemeyecek bir isteğe sürükleyebilir.
Bu örnekte, kaygı seviyenizin yükselmesi sonucu yaşadığınız olumsuz düşünceler ve atıştırdığınız yiyecekler arasında bir bağlantı kuruluyor. Zihninize kaydolan bu süreç sonrasında, kaygınızın yükseldiği her an zihniniz sizi bir şeyler atıştırmaya itiyor.
Yemek İsteği
İlk olarak, bizi yemeğe motive eden ve sürekli obezojenik bir ortamda işleyen güçlü biyolojik ve psikolojik güçlerin olduğunu anlamak önemlidir. Yiyecek arzusuna teslim olmanın ahlaki açıdan olumsuz hiçbir yanı yoktur. Yemek yeme ve kilo ile ilgili suçlamaların ve algıların son derece zararlı olduğu ve ortadan kaldırılması gerektiği bilinmektedir. Ancak, arzularımızı kontrol altına almanın yolları var. İnsanlar genellikle yeme ve kilolarını yönetmenin bir yolu olarak kısıtlayıcı diyetler uygularlar. Bununla birlikte, diyet yapmak paradoksal olarak yiyecek isteklerini daha da kötüleştirebilir. Bir çalışmada, diyet yapanların kısıtlamaya çalıştıkları yiyecekler için güçlü sonradan daha güçlü bir istek duyduğu gözlemlenmiştir. Kaçınma, sorunlu yiyecekleri zihnimizde daha da öne çıkarabilir ve bu yiyecekler hakkında düşünmeye başladığımızda, arzu ve istek artabilir.
Bu nedenle, gerçekçi beslenme planı ve kilo yönetimi hedefi belirlemek muhtemelen daha iyi bir yaklaşım olacaktır. Hedeflere ulaşmak, başarılı olmanın yanı sıra ruh halimizi iyileştirme konusundaki inancımızı artırır ve bu da daha sağlıklı beslenme alışkanlıklarına bağlı kalmamıza yardımcı olabilir. Bunun aksine, gerçekçi olmayan hedefler belirlemenin olumsuz etkileri vardır. Cazip durumları belirlemek ve yönetmek de önemlidir. Örneğin, süpermarketteki şekerleme reyonundan tamamen kaçınmak, iştahı önlemeye ve dürtü satın alımlarını azaltmaya yardımcı olabilir. Pek çok insan aynı zamanda ruh haline tepki olarak yemek yeme isteği ve arzusu duymaktadır. Bu nedenle, yiyecek ve içecek içermeyen (yürüyüşe çıkmak gibi) alternatif başa çıkma stratejileri geliştirmeye çalışmak yardımcı olabilir. Son olarak, fiziksel açlık sinyalleri ile istek arasında ayrım yapmak da gıda alımının kontrolüne yardımcı olabilir. ” Dikkatli yeme( mindfull eating)”, açlık ve tokluk sinyallerine dikkat etmeyi içerir ve etkili bir kilo verme stratejisi olduğu gösterilmiştir. Hepimiz lezzetli yiyecekler yemekten zevk alabiliriz ve bunu da yapmalıyız. Aşırıya kaçmamak için vücudumuzun tokluk sinyallerini dinlemek ve anlamak açlık dışı beslenmenin önüne geçilebilmesi için önemlidir.